Röntgen

M. JALE BAYAV

TÜSAF Yönetim Kurulu Üyesi

Aklınıza ilk gelen nedir?

Teşhis ve tedavi mi? Biri bizi gözetliyor mu?

Bence ilk akla gelen ikincisi. Hadi iyi niyetli olalım, röntgen çekildi, içimizi okudular ve doğru teşhisi koydular tamam da tedavide uzlaşamayınca ne olacak? Her kafadan bir ses çıkınca hasta sadece içinin okunmasıyla kalacak ve sonuç?

Hakkın rahmeti.

Başka dillerde var mıdır bilemiyorum! Bizde “Ben senin ciğerini bilirim”

“Ben senin içini okurum”, “Aklını alırım” vb. birçok deyim vardır.
Severiz ahkam kesmeyi, iç okumayı, gözetlemeyi, röntgenlemeyi.

Herkes şeffaf olsun isteriz. İzlenebilsin. Aslında keşke böyle olabilse? İyi niyet ve samimiyet kurulan ilişkilerde bunu gerektirir.
Fikirlerde, davranışlarda art niyet düşünülmez. Bilirsin ki amacı kötü değildir sadece yanlış da olsa samimi olarak fikrini paylaşmıştır.
Fikirler paylaşıldıkça zenginleşir ve en doğru kararları da almak kolaylaşır. İçimizi okumalarına, ben doğru bilgiyi verirsem röntgene de gerek kalmaz.
Karnım ağrıyorsa onu söylemeliyim. Lafı uzatıp doktorun kafasını karıştırırsan o da yanlış teşhis koyacaktır elbette.
İşte mesleğimizdeki durumda bu oldu. Asıl sorunlarımızdan uzaklaşıp, önce birbirimizi gözetlemeye çalışıyoruz. Arkadaşım, beni bırak biz aynı hastalığa yakalandık farkında değilsin. Bizi iyileştireceğini umduğumuz uzman doktora doğru bilgiyi verelim de teşhis ve tedavi hızlansın. Hastalık belli. ‘Verem’. Eğer beslenemezsen öleceksin.

Gözetlemeyi bırak arkadaş

İnatçı ve ben daha iyi bilirim kimlik yapıları keşke sadece kendine zarar verse! Ne yazık ki bu tür insanlar kendileriyle birlikte etraflarındakileri de karanlık kuyuya çekiyor. Nedense bu tip yanlış insanların öne çıkmalarına ve doktora yanlış bilgi vermelerine ve tedavinin de bir türlü başlayamamasına bizler izin veriyoruz. Gözetlemeyi bırak arkadaş. Samimi ol, varsa fikrin söyle, daha iyisini biliyorsan paylaş. Hasta ortada yatıyor. Bu gereksiz uzatmalarla cenazeyi kaldıracağız farkında değilsin.

Günden güne eriyoruz. Yeterli besini alamadıkça zaten beynimizde çalışamaz hale geleceği için kendimizi artık doğru ifade etmek gibi gücümüz de kalamayacak ve tedavi amaçlı alınan kararları yanlışta olsa kabulleneceğiz. “Öğretilmiş çaresizlik” içinde yaşam mücadelesini vereceğiz. Ne kadar yaşayabilirsek! Kaderimize razı olarak.

Kendinize gelin arkadaşlar. “Bir elin nesi var, iki elin sesi var” demiş atalarımız. Ne de güzel bir laftır.
Kaderci olmayalım. Birlik olalım.
Aynı hastalığa yakalandık. Hepimiz birbirimize güç olalım. Sadece kendimizi düşünmeyelim. Bana ne demeyelim. Ben besleniyorum yeterince dersen yarın sen de aç kalacak ve aynı mikroba yakalanacaksın ama iş işten geçmiş olacak. Yavaş yavaş zehirleniyoruz. Besin kaynaklarımız azaldı. Açlıkla karşı karşıyayız. Hadi artık daha ne bekliyorsun?

Bırak gözetlemeyi, bırak başkasını merak etmeyi, yardım et, el uzat, destek ol, güce güç kat ki herkesle birlikte bu yaşam mücadelesine sen de katkı sağla.

Tedavisi nasıl olacak belli. En kısa zamanda eski sağlığımıza kavuşmak dileğiyle.

  sigortacim sayi 28 haziran
 Haziran 2018 / Sayı:28

Yazarlar

  • Jun 05 , 2017

    MUSTAFA NAZLIER

    Sigorta Eksperi

    Tüm sektör aktörleri sigorta eksperlerinden eşit olarak aynı kalitede düzenli hizmeti alabilmelidir. Bunu sağlamanın tek yolu eğitim ve bilginin güvenli olarak istikrarlı biçimde eksperler tarafından tüm paydaşlarına bağımsız ve tarafsız sunulabilmesidir.

  • Jun 02 , 2017

    M. JALE BAYAV

    TÜSAF Yönetim Kurulu Üyesi

    Geçmişteki hatalarımız, geleceğimize yön veren en iyi derslerdir aslında, önemli olan hataları görebilmek ve kabullenebilmek cesareti ve olgunluğu ile kendimizi yenilememizdir.
    Hayatta ya Bey olacaksın ya Paşa, ya Ağa olacaksın ya da Maşa…

  • Jun 02 , 2017

    ADNAN ÇELİK

    Parametre

    Borsa İstanbul'daki şirketlerin toplam piyasa değeri 718 milyar lirayı aştı. Borsa İstanbul'da en yüksek piyasa değerine sahip şirket, 41,1 milyar lira ile Koç Holding olurken, onu Garanti Bankası, Akbank ve İş Bankası izledi.

  • Jun 02 , 2017

    HANİFE KARAMUSTAFAOĞLU

    Eğitim

    Birçok işi halletmeye çalışıp yine de hiçbirini tamamlayamıyorsanız ya da sabah erkenden işe gittiğiniz halde hâlâ verimli çalışamadığınızı düşünüyorsanız bir yerde hata yapıyorsunuz demektir. Amacınız iş hayatında üretkenliğinizi artırmak ise işte uygulamanız gereken 5 madde...
    Üst üste yapılan toplantılar, ardı arkası kesilmeyen mailler ve yapılacak işlerin birikmesi… Gün boyu çalışıyor, öğle tatillerinden feragat ediyor, hatta mesaiye kalıyor fakat yine de bir türlü işlerinizi bitiremiyorsanız, modern çalışma hayatının en büyük sıkıntılarından biri olan “verimsiz çalışma kriziyle” karşı karşıyasınız demektir. Ancak gün içerisinde üretkenliğinizi etkileyen durumları öğrenerek ve gerekli önlemleri alarak daha verimli çalışmanız mümkün. İşte iş hayatında üretkenliğinizi artıracak 5 yöntem:

  • Jun 02 , 2017

    HASAN ALİ GÖZÜKARA

    Otoacente

    Otomotiv Distribütörleri Derneği (ODD) tarafından bu yıl 17'ncisi düzenlenen "İstanbul Autoshow" kapılarını ziyaretçilere açtı. Bu yıl "Geleceğe Yakından Bakın" sloganıyla gerçekleştirilen fuar 21-30 Nisan tarihlerinde açık kaldı. TÜYAP Fuar ve Kongre Merkezi’nde gerçekleştirilen fuarda, bu sene aralarında daha çok Türkiye'de üretim yapan firmaların bulunduğu otomotiv markaları yeni modellerinin lansmanlarını gerçekleştirdi.
    Bugünün ve geleceğin teknolojilerinin sergilendiği fuara, Alfa Romeo, Aston Martin, Dacia, DFSK, Fiat, Ford, Honda, Hyundai, Jeep, Lexus, Mercedes, Mitsubishi, Nissan, Opel, Peugeot, Renault, Smart, Ssangyong ve Toyota katıldı. Fuarda, otomotiv markalarının yanı sıra, teknoloji, inovasyon, bilişim, aksesuar ve yan sanayi firmaları, sivil toplum örgütleri ve basın kuruluşları da yer aldı.


tsrsb   dask   sigortacili   sigorta_gov   tsev    sigorta bilgi merkezi    sigorta tahkim komisyonu    guvencehesabi

Showcases

Background Image

Header Color

:

Content Color

: