Acenteler Afetlere Karşı Sigortalıları Uyarmalı!

Acenteler, meteorolojik afetlere karşı müşterilerinin risklerini saptayarak özellikle ev işyeri ve araçlarını sigorta güvencesine almalı.

Küreselleşme nedeniyle sayıları ve şiddetleri artan meteorolojik afetlerin birey ve ülke ekonomilerine faturası büyüyor.

Ülkemizde de artık Amerika’da ölümlere yol açan fırtına ve hortumlar ile Uzakdoğu’da hayatı felç eden yağışlara benzer afetler yaşanıyor. Ayrıca uzmanlar, ülkemizin bu yıl sel felaketlerinin yaşanacağı bir kış mevsimi ile karşı karşıya olduğu uyarısında da bulunuyor. İstanbul ve Türkiye’yi etkisi altına alan kar yağışı ve ardından gelen aşırı yağışlar da bunun kanıtı olarak gösteriliyor… Bu arada Münich Re’nin yayınladığı 2015 yarıyıl raporuna göre 16 bin kişinin tamamen doğal afetler sonucu yaşamını kaybettiği dünyada, doğal afet kaynaklı sigortalı hasarı 12 milyar dolar, toplam ekonomik hasar ise 35 milyar dolar olarak gerçekleştİ. Türkiye’de ise geçtiğimiz yıl ani ve şiddetli yağışlarla nehirler taştı, bazı bölgelerde 100 yılın afeti olarak tanımlanan su baskınları yaşandı. Türkiye’de 50’nin üzerinde gerçekleşen sel vakası mala zarar verdiği gibi kimi zaman ölümcül sonuçları da doğurdu.

Büyük şehirlerde risk daha büyük

Diğer yandan büyük şehirlerde betonlaşmanın aşırı artması nedeniyle artık her yağış, sel riskini beraberinde getiriyor. Bu riske karşı alınacak tedbirlerden biri, içinde mutlaka sel teminatı olan bir sigorta yaptırmak... Sel ve su baskını teminatı olan bir sigorta ürünü, nehir, çay, dere ve kanalların taşması, denizlerin gel-git olayları dışında kabarması, pis suların kanalizasyon ve fosseptik çukurlarının yağışlar nedeniyle geri tepmesi, olağanüstü yağışlar nedeniyle konutu ya da işyerini dışarıdan su basması, sel sularının araçlara zarar vermesi gibi hasarları kapsıyor.

Acenteler tüketicileri iyi bilgilendirmeli

Doğal olmayan durumlar ile sel ve su baskını sonucu dolaylı gelişebilecek hasarlar ise bu teminatın dışında kalıyor. Yoğunluğu ne olursa olsun bina içinde veya dışında su borularının patlaması, kalorifer tesisatında oluşan patlama ve sızıntılar, yağmur dere ve oluklarının taşması, toprak kayması gibi durumlarda sigorta etkisiz kalıyor. Tüketicilerin satın aldıkları poliçeleri, ister konut, ister araç, ister işyeri isterse tarım arazisi sigortası olsun, mutlaka kontrol etmesi ve sel-su baskını teminatının varlığının poliçede yer alıp almadığını sorgulaması gerekiyor. Doğal afet durumunda hayatın devamlılığı için poliçe oluşturulurken nelere teminat istendiği acenteye bir bir anlatılmalı ki risk durumunda sigortalı mağdur olmasın. Acenteler de müşterilerinin risklerini saptayarak özellikle ev, işyeri ve araçlarını sigorta güvencesine almalı. Bu durumda sigortalıya da sigortacıya da birçok görev düşüyor. Aracını, konutunu ya da işyerini sigortalatmadan önce risk analizini yapmak ve sigortalının nelerin teminat altına alınacağını iyi belirlemesi gerekiyor. Daha düşük prim ödemek adına bazı risklerin teminat kapsamından çıkaran sigortalının risk gerçekleştiğinde daha fazla maliyetle karşılaşacağını ise aklından çıkarmaması gerekiyor.

İKLİM DEĞİŞİKLİKLERİ ETKİLİ OLUYOR

Aksigorta Genel Müdürü Uğur Gülen:

İklim değişiklikleri, sıcaklıkların bir uçtan diğer uca savrulmasına neden oluyor. Bu da kuraklık, sel, rüzgar fırtınaları, dolu gibi doğa olaylarının sık sık yaşanmasına yol açıyor. 2015’in 3. Çeyreği itibarıyla bu tip doğa olaylarından kaynaklanan 4 bin 286 hasar ihbarı aldık. Bunlardan bin 524’ü fırtına, bin 484’ü sel, seylap, 962’si dolu, 195’i kar ağırlığı, 121’i ise yıldırım kaynaklıydı.”

SEL TEHLİKESİNE HAZIRLIKLI OLMALIYIZ

Güneş Sigorta Oto Dışı Sigortalar Grup Müdürü Paşa İsmet Altın:

Geçtiğimiz yıl Artvin’de can kayıplarına da yol açan acı olaylarla karşılaştık. Dere yataklarında, dağ yamaçlarında ortaya çıkan yanlış yapılaşma da bu gibi facialara yol açıyor. Biz de sigorta şirketleri olarak can kayıplarını geri getiremesek de sigortalılarımızın uğrayacağı maddi kayıpları karşılamayı hedefliyoruz. Olası sel tehlikesine karşı uyanık ve hazırlıklı olmalıyız.

SİGORTALIYA YETERİNCE BİLGİ VERİLMELİ

Türk Nippon Sigorta Teknik, Hasar ve Reasürans Grup Müdürü Murat Dinç:

Sel ve su baskını teminatı Türk sigorta sektöründe elementer alanda poliçe düzenleyen her şirket tarafından veriliyor. Konut ve işyeri poliçelerimizde sigortalının talebi üzerine temin ediliyor. Bu durumdan sigortalının özellikle haberdar olması gerekiyor. Sigortalının talebi üzerine verilmesinin nedeni, rizikonun sel riskine açık olup olmadığının bilinemiyor olmasından kaynaklanıyor. Küçük çayların, sel yatakçıklarının, derelerin, mezraların, kuru çay yataklarının ya da kuru havada zararsız görünen alçak tabanlı arazinin dahil risk taşıyabileceğini unutmamak gerekiyor. Her nerede yaşarsak yaşayalım, olası sel tehlikesine karşı uyanık olmalı, eğer alçak tabanlı bir sahada, su ya da bir bentten gelen çay kenarında yaşıyorsak sellere karşı hazırlıklı bulunmalıyız.

Hasarı azaltmanın yöntemi: Sigorta

Sigorta penetrasyonundaki yüzde 1’lik artış sigortalanmamış hasarları yüzde 13 seviyesinde azaltıyor.

Sigorta ekonomilerde istikrarı pekiştirirken, büyüme hızının artmasına neden oluyor. Sigorta penetrasyonundaki yüzde 1’lik artış, GSMH’nın yüzde 2’si kadar yatırım yaratıyor.

Sigorta hükümetlerin ve şirketlerin risklerini azaltırken, vergi verenlerin üstündeki yükü kaldırıyor.

DÜNYADA EN RİSKLİ 10 ŞEHİR
1. Taipei 180 milyar dolar
2. Tokyo 153 milyar dolar
3. Seul 103 milyar dolar
4. Manila 102 milyar dolar
5. New York 90 milyar dolar
6. Los Angeles 90 milyar dolar
7. İstanbul 82 milyar dolar
8. Osaka 80 milyar dolar
9. Şangay 78 milyar dolar
10. Hong Kong 75 milyar dolar

İSTANBUL EN RİSKLİ YEDİNCİ ŞEHİR

Lloyd’s Şehir Riski Endeksi 2015-2025 raporuna göre, önümüzdeki 10 yılda oluşabilecek felaketler nedeniyle 301 şehirde 4.6 trilyon dolarlık ekonomik üretim risk altında. İstanbul ise bu şehirler arasında 7’nci sırada yer alıyor. 490 milyar dolarlık GSYİH büyüklüğe sahip İstanbul’un toplam riskinin yıllık GSYİH’nın yüzde 16.75’ı olan 82.5 milyar dolar olduğuna dikkat çekildi. Lloyd’s Şehir Risk Endeksi’ne göre, insan kaynaklı ve doğal afetlere karşı en korunmasız şehirler arasında yer alan İstanbul’da en büyük risk deprem. Kuzey Anadolu fay hattı üzerinde olan ve geçen 2 bin yılda 120 deprem yaşanan şehirde, gelecek 30 yıl için yüzde 65 ihtimalle 7 ya da daha büyük bir ölçekte deprem olması bekleniyor. Depreme karşı zayıflık konusunda 3. sırada gelen İstanbul’daki toplam riskin üçte birinden fazlası deprem kaynaklı. Diğer riskler arasında ise kuraklık ve sıcak dalgası bulunuyor. İstanbul’u aynı zamanda insan kaynaklı riskler de ciddi biçimde etkileyebilir. Lloyd’s Şehir Risk Endeksi, olası 18 farklı insan kaynaklı ve doğal felaketin 301 şehirdeki ekonomik üretime yapacağı etkiyi inceleyen ilk rapor. Cambridge Üniversitesi’nde bulunan Cambridge Risk Araştırma Merkezi’nin yaptığı araştırmayı baz alan endeks, insan kaynaklı ve doğal felaketlerin seçilen şehirlerde 4.6 trilyon dolarlık hasara neden olacağını gösteriyor.

Hasarın yüksek kısmı insan kaynaklı: Toplam riskin neredeyse yarısı borsa çökmesi, siber saldırılar, elektrik kesintisi ve nükleer kazalar gibi insan kaynaklı felaketlerden geliyor.

Değeri en yüksek şehirler en yüksek riski taşıyor: Taipei, Tokyo, Seul, New York, Hong Kong, Şangay ve Londra felaketlere karşı ekonomik olarak ciddi seviyede hassas olan şehirler.

Küreselleşmenin bedeli: Gittikçe daha bağlı ve teknolojiye muhtaç hale gelen dünyada siber saldırı, bulaşıcı hastalıklar, bitki hastalıkları ve güneş fırtınaları toplam riskin beşte birini oluşturuyor.

En büyük tehlike borsa çökmesi: Şehirlerdeki riskin dörtte birini borsa çökmesi yaratıyor. XGelişmekte olan ekonomiler tehlike altında: Lloyd’s Şehir Riski Endeksi, toplam riskin yüzde 70’inin gelişmekte olan ekonomileri etkileyeceğini ortaya koyuyor.

Gelişmekte olan ekonomilerde belirli risklerin etkisi daha büyük: Lima ve Tahran gibi şehirlerde deprem riski, risk altında olan GSYİH’nın yüzde 50’sini oluşturuyor.

Gelişmiş ülkelerde insan kaynaklı riskler daha tehlikeli: Borsa çökmesi, petrol fiyatlarında hızlı değişim ve siber saldırılar New York ve Paris’te risk altında bulunan GSYİH’nın yüzde 60’ına denk geliyor.

ARTVİN VE BODRUM SELE TESLİM OLDU

Artvin dolaylarında ve Bodrum’da yaşanan sel afetleri 2015 yılına damgasını vurdu. 2015 Ağustos’unda Artvin'in Hopa, Arhavi ve Borçka ilçelerindeki aşırı yağış sonucunda bölgedeki dereler taştı, heyelanlar meydana geldi. Sel afeti birçok kişinin canını aldı. Bölgede yüzlerce ev ve işyeri kullanılamaz hale geldi. Araçlar sel ile birlikte sürüklendi. 22 Eylül 2015 tarihindeki Kurban Bayramı’nda turizmin canlandığı Bodrum’da da büyük bir sel afeti yaşandı ve burada büyük bir maddi hasar meydana geldi. 24 saatte metrekareye 230 kilogram yağmurun düştüğü Bodrum, dağlardan gelen sel sularıyla tabiri caizse savaş alanına döndü. Geçmişte dere olan ancak yapılaşmayla cadde ve sokağa dönüşen kent merkezinde sel suları önündeki onlarca otomobili kibrit kutusu gibi sürükledi.

Selin bilançosu 20 milyon TL

Münich Re’nin raporuna göre, Bodrum’da etkili olan sağanak yağmur, bayram tatili nedeniyle nüfus yoğunluğu artan kentte yaklaşık üç saat sürdü. Felaketin ardından yaklaşık 450 otomobil, 380 motosiklet hasar gördü, bine yakın ev ve işyerini su bastı. 124 cadde ve sokakta asfalt yolun zarar gördüğü yağışlarda 8 köprü kullanılmaz hale geldi ve 20 milyon liraya varan zarar oluştu. Uzmanlar Türkiye için bu yıl da soğuk hava ve “sel” uyarısı yapıyor. Uzmanlara göre, Türkiye’nin de içinde bulunduğu Akdeniz ülkelerinde fırtına, kasırga, hortum gibi doğa olaylarının ve sel felaketlerinin daha sık gerçekleşeceği bir kış mevsimi yaşanacak.

TÜRKİYE’DE EN RİSKLİ İLLER
1. İstanbul 82 milyar dolar
2. İzmir 30 milyar dolar
3. Ankara 21 milyar dolar
4. Bursa 4.5 milyar dolar
5. Adana 2.3 milyar dolar
6. Antalya 1.8 milyar dolar
7. Gaziantep 1.3 milyar dolar
8. Konya 0.8 milyar dolar

DÜNYADA EN BÜYÜK 5 RİSK
Borsa çökmesi: 1 trilyon dolar
Salgın hastalık: 590 milyar dolar
Fırtınalar: 585 milyar dolar
Deprem: 465 milyar dolar
Sel: 430 milyar dolar